“Derinliklerde, yeraltında gökyüzündeler, etrafımızdalar,
geri dönecekler ve geri döndüklerinde insan ırkı öğrenecek yeni korkuları…Kozmik iyilik ve kötülüğün en eski ve ulu tanrıları farklı isimler taşırlar ve farklı gruplarda yer alırlar. Farklı elementlerle özdeşleşmişlerdir fakat onlardan da üstündürler: Su varlıkları, derinlerde gizlenirler; hava varlıkları, zamanın ötesindeki izleyiciler ve yerküre varlıkları, sonsuzluklarda varlığını sürdürmüş
korkunç canlılar...
Kandan ve etten oluşmamışlardır. Bir şekillleri vardır ama bu şekiller cismi değildir. Yıldızların konumu doğru olduğunda bir dünyadan başka dünyalara gökyüzününden geçebilirler ama yıldızların konumu doğru olmadığında yaşayamazlar. Zaten yaşayamadıkları için gerçekte hiç bir zaman ölmezler. Cuthulhu'nun büyüleri ile korunan ulu şehir R'lyeh de taştan evler içinde yıldızlar ve yeryüzü onlar için bir kere daha hazır olduğunda yeniden dirilecekleri günü beklemektedirler.
H.P. Lovecraft "derin varlıklar"ı okyanus derinliklerinde yaşamayı tercih
yaşayabilirler. Bir kaza ya da vahşete kurban gitmedikleri sürece hepsi ölümsüzdür. Cuthulhu'ya hizmet ettikleri gibi Baba Dagon ve Anne Hydra da hizmet ederler. Eskiler olarak bilinen gizemli varlıklar
tarafından güçlü büyülerle engellenmektedirler.”
Istanbul Moda Akademisi ‘İMA’nın ilk mezunlarından Asu Aksu işte bu hikaye üzerine oluşturmuş ilk kolleksiyonunu. Aksu’ya göre Cuthulhu geri döndüğünde, belki bir deniz minaresi ya da kabuğu belki de bir ahtapot gibi giydirecek bedenini. Okyanuslar altına gömülmüş kalbinin karanlığını bedeniyle sergileyecek.
Ama ondan önce biz elbiselerinin fotoğraflarını gün ağarırken, daha kimse uyanmamışken çektik.
Modelimiz Vuslat Saraçoğlu, mekan ise Caddebostan sahiliydi.
Fotoğraflar; Tolga Bayraktar
Saç&Makyaj&Konsept Tasarım; Gülfem Çetin
Bizse Asu'yu destekliyor ve heyecanla deri ceket kolleksiyonunu tamamlamasını bekliyoruz.
Asu, mitlerden, masallardan, uzakdoğu kültüründen etkilenerek oluşturduğu tasarımlarıyla kendi füturistik bakış açısını yansıtıyor. Ona göre moda herşeyden etkileniyor. Bir taş, bir çiçek hatta bir kedi bile modada trend belirleyici olabiliyor.
Ama asıl hayali bir ‘trend avcısı’ olmak. Büyük markalardan bir çoğunun görevlendirdiği trend yakalayıcılar gibi, dünyanın farklı yerlerinde sokaklara çıkıp bir sonraki yılın hatta ayın trendlerini keşfetmek istiyor. “Ben zaten hep böyleydim” diyor, “yaptığım, bulduğum, gördüğüm herşeyi merak eder ve ötesini araştırırdım. Benim için yeni olanı bulmak ya da var olanı değiştirip geliştirmek bir yaşam biçimi”…
çoraplar koleksiyona dahil mi? istiyorum o mısırlı marka kahverengi çorapları içindeki kumlarıyla, para mesele değil!
YanıtlaSilÇorapları Caddebostan sahile bağışladık.
YanıtlaSilCam bir fanus içinde sergiliyorlarmış çekimin anısına.
Kumları ise bir kavanozda toplayıp açık artırmaya çıkardık, artık o çekiç kaç TL de indi sen tahmin et:)